28 Mart 2012 Çarşamba

Kıyamet Yola Çıktı

e-Posta
“Birisi, yükselme derecelerinin sahibi olan Allah katından inkârcılara gelecek olan ve hiç kimsenin savamayacağı azabı istedi!”
Mearic-1, 2, 3. (tdv meali)

“Melekler ve Rûh (Cebrail), oraya, miktarı (dünya senesi ile) ellibin yıl olan bir günde yükselip çıkar”
Mearic -4 (tdv meali)



Bismillahirrahmanirrahim

Seele sailun bi'azabin vakı'ın.

Mearic-1
“(Allahın dilemesi ile) olacak olan kıyamet, aniden (kainatı yok etmek için) yola çıkarıldı”

Lilkafirne leyse lehu dafi'un.
Mearic-2
“kafirlerin onu savmaya gücü yetmez”

Minallahi ziylme'arici.
Mearic-3
“(kıyamet Kainata inerken) Allah katından kainata kademlerle (derecelerle) iner”

Ta'ruculmelaiketu verruhu ileyhi fiy yevmin kane mikdaruhu hamsiyne elfe senetin.
Mearic-4
“o kademeleri melekler ve ruh, bir devrede (dünya yılı ile ellibin senede) kateder.”

Allahu Teala, Mearic suresinin 1,2,3, ve 4. ayetlerinde bizlere; kıyametin aniden yola çıkarıldığını, Kıyamet  olayının zamana tabi olduğunu, bu zaman sürecinin Kainattaki İlahi günlerden bir gün olduğunu ancak bu bir günün dünya yılı ile elli bin sene süreceğini hatta bu zamanı Melekler ve Ruh’un  İlahi günlerden bir devrede kat ettiklerini bildiriyor. Allahu Teala Kuran-ı Kerimde, İlahi günleri bahsederken; iki İlahi günden haber vermiştir.
1. Bir gün dünya yılı ile bin yıl olan zaman devresi;
bin yıllık zaman dilimleri Hac suresi-47, Kadir suresi-3-4, Secde suresi-5. ayetlerinde geçer.

“Allah, gökten yere kadar her işi düzenleyip yönetir. Sonra (bütün bu işler) sizin sayageldiklerinize göre bin yıl tutan bir günde O'nun nezdine çıkar.” Secde-5 (tdv meali)

“Yüdebbirul emra mines semai ilel erdı sümme ya'rucü ileyhi fı yevmin kane mıkdaruhu elfe senetim mimma teuddun”
Secde-5

“emirlerim, kainatla yer arasında bir devresi dünya yılı ile bin yılda haraket eder”

2. Bir gün dünya yılı ile elli bin yıl olarak sınıflandırmıştır.
Elli bin yıl ise Mearic suresinin 4. ayetinde haber verilir.
Kuran-ı Kerimde elli binlik zaman devresi aynı zamanda Kainatın kıyametinin ne zaman kopacağının bilgisini verir. Yani kıyametin saati bellidir. Zamanımızın meallerinde bu saatin üstü örtülmüştür. Hatta bu meallerde güya Allahu Teala, Resulullah Efendimize haşa aşağılayıcı tabirler kullanmıştır. Kur’an Ayetlerini böyle basit algılayan bir kısım kimseler ise Resulullah Efendimizi haşa sıradan bir İnsan gibi göstermişlerdir. Acaba onlar ve o düşünceye sahip olanlar Resulullah Efendimizin tırnağı seviyesine çıkabilirlermi?
Örnek;
“sana kıyameti soruyorlar ne zaman kopacak diye, sen nerde onu anlatmak nerde”
Naziat suresi 42-43 (Elmalılı meali)

Hemen hemen bütün meallerde bu mana mevcuttur. Oysa Allahu Teala Adem aleyhisselama bütün ilimleri öğretmiştir.

“Allah ademe bütün isimleri (esmanın ilimlerini) öğretti…”
Bakara-31

Adem as, tüm Peygamberler, melekler, kainat ve içindekiler Resulullah Efendimizin yüzü suyu hürmetine yaratılmıştır. Şu kudsi Hadisi hatırlayın.
“ey habibim sen olmasaydın alemeri yaratmazdım”

Araf suresinin 172. ayetini açmıştık o ayette Allahu Teala Resulullah Efendimiz başta olmak üzere yarattığı tüm insanları kainatta olacak ve bitecek her şeye şahit tutmuştu. Bununla beraber Allahu Teala Habibini katına davet etmiş ve Resulullah Efendimize bu Miracında sayısız Ayeti hal olarak yaşatmış ve onun ilmini yinelemiştir ki bu hal çift çift yaradılış sırrının dahilindedir.
Ayrıca Resulullah Efendimiz buyuruyor ki;
(bir elinin iki parmağını bitiştirerek) “kıyametle aramızda bu kadar mesafe vardır”
Öyleyse Resulullah Efendimizin kıyametin vakti hakkında bilgisi vardı

“Sana kıyameti, ne zaman gelip çatacağını soruyorlar. De ki: Onun ilmi ancak Rabbimin katındadır. Onun vaktini O'ndan başkası açıklayamaz. O göklere de yere de ağır gelmiştir. O size ansızın gelecektir. Sanki sen onu biliyormuşsun gibi sana soruyorlar. De ki: Onun bilgisi ancak Allah'ın katındadır; ama insanların çoğu bilmezler.”
Araf-187 (tdv meali)

“Yes'eluneke anis saati eyyane mürsaha* kul innema ılmüha ınde rabbı* la yücellıha lil vaktiha illa hu* sekulet fis semavati vel ard* la te'tıküm illa bağteh* yes'eluneke keenneke hafiyyün anha* kul innema ılmüha ındellahi ve lakinne ekseran nasi la ya'lemun”
Araf-187

“sana kıyametin ne zaman gönderileceğini soruyorlar deki onun ilmi Rabbimdedir. O (kıyamet) katre (küçük) değildir ondan başkası onun büyüklüğünü bilemez o göklere ve yere ağır gelir o (göklere ve yere uğramadan) size gelmez. ansızın gelir. sana gizliden soruyorlar deki o (kıyamet) sadece Allahın ilmidir lakin insanların çoğu bunu bilmezler”
Araf-187

“Sana kıyameti sorarlar: Gelip çatması ne zamandır? (derler.)”
Naziat-42 tdv meali)


“Sen onu nereden bilip bildireceksin!”
Naziat-43 (tdv meali)


“Onun nihaî ilmi yalnız Rabbine aittir.”
Naziat-44 (tdv meali)


Yes'eluneke 'anissa'ati eyyane mursaha.
Naziat -42

“sana kıyametin gelme vaktini soruyorlar”

Fiyme ente min zikraha.
Naziat -43

“ onun zikri (ilmi) sana (varlığına) yayılmıştır”

İla rabbike muntehaha.
Naziat -44

“( bu ilim sana) Rabbinin sonsuz (ilminden verilmiştir.)

Allah katında zaman yoktur zamanlar kainat ve içindekiler için yaratılmıştır. Allahu Teala, yaratılışı ve kıyameti zamana bağlamıştır. Allah’ın Dehr (zaman) sıfatı yaratılan zamanla aynı değildir. Yaratılan zaman türleri Dehr sıfatının emrindeki sanal zamanlardır. Aslında yaratılış ve kıyametler olup bitmiştir şu an yaşadığımız devre için bunu söylüyorum. Ancak kainat ve biz zamana bağlı olduğumuz için olup biten yaratılış ve kıyameti algılamamız bu şekildedir. Kabirdeki bir ölünün zamanı daha yavaş geçer ölü bir kimse zamanı çok yavaş algılar yani Allah katındaki devrelerden birgün elli bin yılımıza tekamül ettiği gibi kabir alemindekilerin zamanı bunun tersidir yani dünya hayatındakilerin bir günü kabirdekilerin binlerce yılına yakındır.  Velhasıl kıyamet Allah katından yola çıkmıştır. Bu hal bizim zamanımıza göre vuku bulacaktır. Ancak sanıldığı gibi kainatın kıyameti önümüzdeki yüz yada ikiyüz yıl içerisinde olmayacaktır. Kainatın daha uzun bir yaşam süreci vardır.
Dünyamızın kıyametinin kopması üzerinde yaşamın tükenmesidir. Bu süreci Resulullah Efendimiz şöyle bildirmiştir.
“Ahir zamanda zaman ınkıtaya (kesintiye)uğrar. Bir yıl bir ay gibi, bir ay bir hafta gibi, bir hafta bir gün gibi, birgün bir saat gibi, bir saat ise hurma yaprağını yanıp bitmesi gibi biter.”
Resulullah Efendimiz bir başka hadsi şerifinde şöyle buyurmuştur.
“Ümmetimin ömrü bin beşyüz yılı geçmez”
Şimdi bu hadislerin manalarını açarsak şöyle bir sonuç çıkar.
Şuan 1433 hicri yılındayız yani Resulullah Efendimizin bildirdiği zaman göre ümmetin 1500 – 1433 = 67 yıl ömrü kalmıştır. Yukarıdaki zamanın ahir zamanda kesintiye uğradığını bildiren hadisi şerife göre incelersek ümmetin gerçek zamanı ortaya çıkacaktır. Ahir zamanda bir yıl bir ay gibi ise 67 x 12 = 804 yıl ümmetin ömrü kalmıştır. Bu hesaba göre dünyada İslamın daha 804 yıl azalarak yaşanacağı gerçeği anlaşılıyor daha sonra yeryüzünde Allaha inanan kalmayacak bu süre esnasında dünyanın ekolojik dengesi tamamen sarsılacak dünya çölleşecek hayvanların nesli bitecek, atmosfer dahada incelecek ve dünyada İnsan türüde yok olacaktır. Böylece dünya üzerindekilerin lokal kıyameti yaşanmış olacaktır.

Kainatın kıyametine gelince, Mearic suresinin ilk dört ayetinde anlaşıldığı gibi Allah katındaki elli bin yıllık yolculuğa çıkan fakat Hak katında bir gün olan süreç başlamıştır. Işık saniyede yaklaşık 300 000 km yol alır. Yola çıkan kıyamet süreci ise meleklerin ve Ruhun hızındadır. Melekler nur yapıdadır. Nur ise ışığın çok ötesindedir nur ile ışık aynı anlamda ve yapıda değildir. Işık nurun milyonlarca defa ışığı azaltılmış halidir.
Yıldızlar arasındaki uzaklıklar Güneş sistemindeki gezegenler arası uzaklıklardan çok büyüktür; bunun için ışık yılı denen bir uzaklık ölçüsü kullanılır. Işığın saniyedeki hızı 300.000 km/s dir. Buna göre ışığın 1 yılda aldığı yol;
365,242 x 24 x 3600 x 300.000= 9,467.10¹² km’dir. Yani 9467 milyar km’dir.

Bu hesaba göre kıyametin nasıl bir hızla yaklaştığını düşünün. Kıyametin çıkış noktası Sidretül müntehadır. Yani yaratılışın başladığı mahal bu anlamda yaratılış ve kıyamet aynı anda başlamıştır içinde bulunduğumuz bilinçsiz zaman bize bu mesafenin çok uzak olduğu zannını veriyor. Yineden zamanın pençesindeki kainatın kıyametine bizim zamanımızla daha binlerce yıl var. Çünkü Mearic dereceler kademeler anlamındadır. bu anlama göre kıyamet kainata elli bin yılın kademeleri aralarında inmektedir. En iyisini Allah bilir.

Cafer İskenderoğlu

1 yorum:

  1. Lê fetê ille ălî lê seyfe ille žûlfiqâr ع س ق. ا ل م. ي س
    الشمس علي، القمر علي، الشجر علي، علم علي، النجم علي

    YanıtlaSil